Müşterek Ve Müevvel Lâfızların Mahiyetleri Ve Hükümleri : 289 -: Lâfzı müşterek, müteaddit mânalara başka başka vazedilmiş olan lâfızdır. Meselâ: «ayn» lâfzı, hem göz mânâsına hem de güneg, altın, diz kapağı, su kaynağı gibi mânâlara vazedilmiştir. Kezalik: «Cariye» lâfzı, hem memlûk olan kadın mânâsına hem de sefine mânâsına mevzudur. «Müşteri» lâfzı da hem satın alıcı mânâsına hem de bir yıldıza isim olmak üzere vazolunmuştur. 290 -: Müşterek bir lâfzın hükmü, müteaddit mânâlarından hangisinin kasdedildiği anlaşılıncaya kadar tevakkuftur. Mânâlarından biri bir teemmül ve tetkik neticesinde tereccüh edince bu mâna kabul edilir, diğer mânâları artık nazara alınmaz. Meselâ: âyeti kerimesindeki «kuru» lâfzı müşterektir. Müfredi olan «kur'» lâfzı, hem hayz, hem de, tuhr mânâsına mevzudur. Fakat hanefîler, bir tetkik neticesinde bunun hayz mânâsına olmasını, Şafiîler de tuhr mânâsına olmasını tercih etmişlerdir. Tercih edilen mânâ «müevvel» olmuş olur. Maamafih Şafiîlerce umumî müşterek caizdir. Yâni: onlara göre, bir müşterek lâfzın bir söyleyişte müteaddit mânâları birden kasdedile-bilir. Fakat Hanefîlerce böyle bir şey, bazan bir lâfz ile iki muarız mânânın birden kasdedilmesini müstelzim olacağı cihetle caiz görülmemiştir. Meselâ: «cevn» lâfzı, hem siyah, hem de beyaz mânâsına gelir. Binaenaleyh «filân şey cevndir» denilse bunun hem siyah, hem de beyaz olduğu nasıl kasdedilmiş olabilir?. 291 -: Müevvele gelince: bu da müteaddit mânâlarından biri, bir delili zannî -ile veya reyi galip ile diğer mânâlarına tercih edilen lâfızdır. Meselâ: «nikâh» lâfzı, hem akdi izdivaç mânâsına, hem de mukare-neti cinsiye mânâsma mevzudur. nazmı şerifinde-ki «tenkihe» lâfzı, vati -mukarenet mânâsına hamledilmiş olduğu cihetle bu mânâsında müevvel bulunmaktadır. Kezalik: «bain» lâfzı; hem hissi ayrılığı hem de nikâh rabıtasından ayrıhğa mevzudur. Bir kimsenin refikasına karşı talâk müzakeresi esnasında «enti bâinün» = sen hainsin» demesi, talâka hamlolunur. Bu hâlde bain lâfzı nikâh rabıtasından ayrılık .mânâsında müevvel bulunmuş olur. 292 -: Müevvel lâfzın hükmü, medlûlile amelin vücubudur. Maamafih böyle bir lâfzın racih görülen mânâsına hamledilmesi, hata ihtimâlinden hali olamaz. Bu cihetledir ki, şer'î bir hususta müevvel olan bir mânâyı inkâr eden, tekfir edilemez. Meselâ: müzakerei talâk esnasında söylenen «sen bainsin» sözü talâka hamledilerek o veçhile hüküm lâzım gelir. Fakat bu söz ile mücerret hissî ayrılık kasdedilmiş olması da muhtemeldir. Buna binaen de, zevcin böyle bir kasitte bulunmuş olduğuna ait iddiası, diyaneten tasdik edilir. nazmı şerifindeki nikâh ile mukarenet mânâsı mu-rad olduğunu inkâr da küfrü müstelzim olmaz |
|||
|
Anket |
||
|
|